YÜCEL TANYERİ

Ben, Yücel Tanyeri
Duydum ki merak ediyormuşsunuz,
Hususi hayatımı,
Anlatayım:
Evvela hekimim, yani
Büyücü falan değilim.
Burnum var, kulağım var,
Pek biçimli olmamakla beraber.
Lojmanda otururum,
Üniversitede çalışırım.
Ne başımda bulut gezdiririm,
Ne sırtımda mühr-ü nübüvvet.
Ne İngiliz kralı kadar
Mütevaziyim,
Ne de Celâl Bayar'ın
Sabık ahır uşağı gibi aristokrat.
Ispanağı çok severim
Puf böreğine hele
Biterim
Malda mülkte gözüm yoktur.
Vallahi yoktur.
Orhan Veli ile Melih Cevdet'tir
En sevdiğim şairler.
Bir kızım vardır,
İki de torunum pek muteber;
İsmini söyleyemem
Çiçekle uğraşanlar bulsun.
Ehemmiyetsiz şeylerle de uğraşırım,
Ne bileyim,
Belki daha bin bir huyum vardır.
Amma ne lüzum var hepsini sıralamaya.
Onlar da bunlara benzer...


Beni, benden iyi anlatan Orhan Veli'ye teşekkürlerimle...

6 Kasım 2013 Çarşamba

ORTA AMERİKA'NIN DUVARLARI...


Bir geziye çıkacağız birlikte.
Renkli ve de desenli.
Yine Amerika'nın ortasında.
Oranın sokaklarında...

Hayli renkli.
Duvarları.
Bu sokakların.
Özellikle de Kolonial bölgelerde...

Kim yapıyor.
Nasıl boyanıyor.
Böylesine güzel renkler seçiliyor.
Hiç bilmiyorum...

Tümü uyumlu.
Biri birleriyle.
Farklı, parlak.
Ve pastel renkleriyle...

Zaten boyuyor.
Ya da karalıyor.
Boyalı olmayan duvarları da.
Sanatçılar ve Grafitti'ciler...

Duvarlar var.
Çok görkemli.
Ören yerlerinde.
Antik bölgelerde...

Haliyle bunlar renksiz.
Aslında renkli imiş onlar da.
İlk yapıldığında.
Antik çağlarda...


Orta Amerika'nın Duvarları fotoğraflarım:
https://plus.google.com/photos/105371707000908378020/albums/5943190188246714273/5943193821812331442?pid=5943193821812331442&oid=105371707000908378020


.