YÜCEL TANYERİ

Ben, Yücel Tanyeri
Duydum ki merak ediyormuşsunuz,
Hususi hayatımı,
Anlatayım:
Evvela hekimim, yani
Büyücü falan değilim.
Burnum var, kulağım var,
Pek biçimli olmamakla beraber.
Lojmanda otururum,
Üniversitede çalışırım.
Ne başımda bulut gezdiririm,
Ne sırtımda mühr-ü nübüvvet.
Ne İngiliz kralı kadar
Mütevaziyim,
Ne de Celâl Bayar'ın
Sabık ahır uşağı gibi aristokrat.
Ispanağı çok severim
Puf böreğine hele
Biterim
Malda mülkte gözüm yoktur.
Vallahi yoktur.
Orhan Veli ile Melih Cevdet'tir
En sevdiğim şairler.
Bir kızım vardır,
İki de torunum pek muteber;
İsmini söyleyemem
Çiçekle uğraşanlar bulsun.
Ehemmiyetsiz şeylerle de uğraşırım,
Ne bileyim,
Belki daha bin bir huyum vardır.
Amma ne lüzum var hepsini sıralamaya.
Onlar da bunlara benzer...


Beni, benden iyi anlatan Orhan Veli'ye teşekkürlerimle...

28 Kasım 2014 Cuma

JAPON İMPARATORU'NUN DOĞUM GÜNÜNDE...


23 Aralık 1933'de.
Doğmuş.
Japon İmparatoru.
Akihito...

Japonya'nın ilk kurucusu.
İmparator Cimmu'nun.
125. kuşaktan.
Torunu...

Dün gece.
Japon Büyükelçiliği'nde.
81. doğum gününü kutladık.
İmparator Akihito'nun...

Gerçi doğum günü.
Bir ay sonrası idi.
Ancak Noel ve Yılbaşı nedeniyle.
Alınmıştı bir ay öncesine...

Diplomatik ve Resmî kesimden.
Kalabalık bir davetli vardı.
Dün gece.
Japon Büyükelçiliği'nde...

Ben, 50 yıllık arkadaşımın.
Dr. Sait Kapıcıoğlu'nun.
Davetlisiydim.
Bu Resepsiyona...

Sait Kapıcıoğlu bu yıl Ünye'de.
Türk-Japon Dostluk Anıtı.
Ve Ertuğrul Fırkateyni Şehitleri Anıtı'nı..
3 ay önce açmıştı...
(http://yucel-tanyeri.blogspot.com.tr/2014/09/ertugrul-firkateyni-sehitleri-aniti.html)

Onur Ödülleri veriliyor.
Her yıl Japon Büyükelçiliği'nce.
Seçilmiş kişilere.
İmparator'un Doğum Günü'nde...

Bu yılın.
İki Onur Ödülü'nden.
Birisine seçilmişti.
Sevgili Sait...

Çok sade bir kutlama oldu.
Salonda Japon İmparatoru Akihito.
Ve eşinin birer fotoğrafı.
Ve de bir Japon bayrağı vardı...

Türk ve Japon Millî Marşları çalındı.
Büyükelçi Yutaka Yokoi açılış konuşması yaptı.
İmparator'un doğumunu kutladı.
Sonra da ödül töreni yapıldı...

Japonya'nın Kayseri Fahri Başkonsolosu.
Memduh Boydak.
Ve Ünye Türk-Japon Dostluk Anıtı.
Kurucusu Sait Kapıcıoğlu bu yıl ödülleri aldı...

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı.
Fikri Işık uzun bir konuşma yaptı.
Türk-Japon ilişkilerini anlattı.
Ödüle lâyık görülenleri kutladı...

Bu törende meşalelerle salona girilip.
Çok katlı görkemli bir pasta kesilmedi.
"İyi ki doğdun..." türküsü de.
Hiç söylenmedi...

Japon yemekleri yenildi.
Yeşil çaylar içildi.
Sohbetler edildi, İmparator'a sağlık dilendi.
Ve tören sade bir biçimde sona erdi...

Japon Büyükelçiliği Ödül Töreni Fotoğraflarım:
https://photos.google.com/share/AF1QipPR5f36mu69BnqkvhyG28HxjDHzOI0N6OGPlgjaROaOv0TFE3BPDWNUIINwuWAO0Q/photo/AF1QipNU_WI1UCaAPhL9ch_Wncq3-eu8w_vCeDln-l8q?key=cUZURG54Zmx4WmlZUmNTMmRjWEFNMVNJelR0My1n

Tören Videosu:
http://www.haberler.com/japonya-imparatoru-akihito-nun-dogum-gunu-kutlandi-6729327-haberi/

.

25 Kasım 2014 Salı

ANADOLU MEDENİYETLERİ MÜZESİ...


En güzel Müze’lerden birisiydi.
Anadolu Medeniyetleri Müzesi.
70’li yıllarda hem Ankara’nın.
Hem de Anadolu’nun…

35 sene önce.
Götürürdüm kızım Tuğba’yı.
Bu Müze’ye.
Eski eserleri görmeye

5-6 yaşındaydı.
Tuğba o zamanlar.
Hem Müze’yi gezerdik.
Hem de bahçesinde fotoğraflar çekerdik...

Tuğba sonra Sanat Tarihi okudu.
Bilkent’te Arkeolog oldu.
Arkeoloji Doktora’sını Boston’da yaptı.
Türkiye’de birçok kazıda çalıştı…

İki kızı var şimdi Tuğba’nın.
Ebru Duru, 4 yaşında.
Ve Çiğdem Papatya da.
8 yaşında…

Tuğba. Ebru ve Papatya.
35 yıl aradan sonra.
Yeniden birlikteydik burada.
Bu hafta sonunda…

Müze’yi yeniden gezdik.
Eski eserleri inceledik.
Kızlar annesinin açıklamalarını dinlediler.
Bazı eserleri çizerek resmettiler…

Oldukça değişmiş.
Güzel bir Müze olmuş.
Atatürk’ün Eti Müzesi.
Şimdinin Anadolu Medeniyetleri sergisi…

1921 yılında.
Hitit eserleri Ankara’ya.
Gönderilmeye başlanınca.
Gerek olmuş geniş bir alana…

15. yüzyıl Fatih dönemi eseri.
Mahmut Paşa Bedesteni.
Ve de Kurşunlu Hanı.
Seçilmiş Müze binası…

Ankara Kalesi’nin hemen altında.
İki büyük tarihi binada.
Geniş bir alanda.
Kurulmuş Atatürk’ün talimatlarıyla…

Paleolitik, Neolitik, Kalkolitik.
Devirlere ait.
Muhteşem eserler.
Burada sergilenmekte…

Asur, Urartu, Frig ve Hitit.
Osmanlı, Bizans, Lidya ve Roma.
Dönemi asar-ı antikaları da.
Sergilenmekte yine burada…

Yenileme çalışmalarıyla.
Muhteşem bir Müze’ye dönüşmüş.
Avrupa’nın en iyi Müzesi seçilmiş.
Burası 1997 yılında…

Gidilip, görülmeli.
Herkese gururla gösterilmeli.
Anadolu’muzun geçmişi, tarihi.
Ve değerleri mutlaka bilinmeli…


Anadolu Medeniyetleri Müzesi fotoğraflarım:


.

19 Kasım 2014 Çarşamba

KÜBA KRİZİ...


Her şey 1959'da başladı.
Fidel Castro fark etmişti.
Batista’nın Küba’ya minareler yerleştirdiğini.
Ve Amerika kıtasının İslamlaşmaya doğru gittiğini...

Batista rejimi devrildi.
Castro başa geçti.
ABD bunun üzerine  Domuzlar Körfezi çıkartmasını yaptı.
Minarelerin San Cristobal’e yerleştirildiğini kanıtladı...

Müslüman müttefiki ve NATO dostu.
Türkiye ile anlaştı.
O dönemin ABD Başkanı.
J.F. Kennedy

Adana’dan keşif için havalandı.
1960 yılında bir U-2 uçağı.
Böyle bir girişimin olup olmadığını.
Araştırmaktı amacı…

Nikita Kruşçef vurun dedi.
Uçak Rusya’da düşürüldü.
Pilot Gary Powers paraşütle atladı.
Tarih, 1 Mayıs 1960’tı…

Sovyet'lere esir düştü.
Powers, 3 yıl hapis cezası aldı.
21 ay sonra.
Takas edildi bir Rus casusuyla...

Küba’ya daha çok sayıda.
Minareler dikmeye başladı.
Kruşçef Nikita.
Bunun sonrasında…

Kennedy ve ABD korkusundan.
Rus’lardan.
Olan bitenleri dürbünle gözetlemeye başladılar.
Florida kıyılarından…

Minareler peş peşe yükseliyordu.
Küba’daki cümle minareler fotoğraflandı.
Dönemin ABD Savunma Bakanı.
McNamara  bunları Başkana fotoğraflarla  kanıtladı…

Başkan çok kızdı.
Önlemek için İslamiyetin yayılmasını.
Küba’yı denizden ablukaya aldı.
22 Ekim 1962’de ablukayı uygulamaya başladı…

Bu şekilde Amerika Birleşik Devletleri.
Sovyetler’in Türkiye’den getirteceği.
İslam Hocaları'nın Küba’ya girmesini.
Engelleyecekti…

Kruşçef bunun üzerine.
Küba’ya gideceklerin.
Hoca değil Öğretmen olduklarını.
Birleşmiş Milletler’e bildirdi...

Bu arada.
ABD’de  Türkiye ile anlaşmış.
Ve buraya çok sayıda minare gibi.
Bir şeyler yerleştirmişti…

Kuruşçef.
Türkiye’deki  minareler kaldırılmadıkça.
Küba’dakilerin de yerinde.
Kalacağını BM’e bildirdi…

Soğuk savaş başlamıştı.
ABD, 28 Ekim 1962 tarihli bir mektupla.
Türkiye’deki minarelerin.
Zaten Osmanlı döneminden kaldığını.
Ve çok eski olduklarını ve kaldırılacağını bildirdi…

Kuruşçef de.
Zaten imamları olmayan minarelerin de
bir görev yapamayacaklarını” söyledi ve.
Küba’daki minarelerin de kaldırılacağını bildirdi…

Sıcak savaşa dönüşmeden
Soğuk savaş bitmişti.
Aradan.
Yıllar geçti…

TC Başkanı, Küba’nın Kolomb’dan önce 1178’de.
İslam denizcileri tarafından keşfedildiğini.
Hatta orada bir cami bile inşa ettiklerini.
Belgeleriyle söyledi…

Şimdi Türkiye, Castro ile görüşecek.
Küba’da bir cami inşa edecek.
Gökten üç nükleer füze daha düşecek.
Bakalım kimin başında patlayacak…


Küba Krizi Fotoğrafları: 

 .

4 Kasım 2014 Salı

TAKSİYARHİS KİLİSESİ...


Kapısına eşek bağlı.
24X36'lık bir slide'ım vardır.
Taksiyarhis Kilisesinde.
Çekilmiş 30 sene önce...

Bakımsız, harap.
Ve de duvarları çatlak.
Köhne ve tozlu.
Bir kiliseydi burası...

Yıkık duvarlar arkasında.
İçim acırdı her defasında.
Gittiğimde Cunda adasının yukarılarına.
Gördüğümde dar sokakları arasında...

Pazar günü.
Bergama dönüşü.
Uğradım Cunda'ya.
Bu güzel adaya...

Girişte bir uyarı vardı.
Koç Müzesi.
Taksiyarhis Kilisesi.
Yazıyordu bu levhada...

Öğlen yemeğimi yedim.
Adada.
Bir meze lokantasında.
Güzel, güneşli bir havada...

Meraklandım.
Gidip, bu kiliseyi.
Yeni haliyle.
Yeniden görmek istedim...

Dar yokuşu tırmandım.
Kapısına ulaştım.
Kapıdaki boz eşek yoktu.
Kilise, kilise gibi olmuştu...

Yapılmış 1873 senesinde.
Rum Ortodoks cemaatince.
Bu kilise nereden bakılsa.
140 yıllık bir eser aslında...

Dünyanın en büyük çan'ına sahipmiş bu kilise.
II. Dünya savaşında.
Yerinden sökülmüş gizlice.
Şimdilerde Bergama Müzesi'nde...

Koç'lar gerçekten güzel düzenlemişler.
Çok da iyi restore etmişler.
Eskisine benzer bir hale dönüştürmüşler.
İçerisine de birçok nesne yerleştirmişler...

Hem kilise kurtulmuş.
Hem de güzel bir Müze olmuş.
Geziyorsunuz gönül rahatlığıyla.
Kapısında artık bir eşek bağlı olmasa da...


Taksiyarhis Kilisesi Fotoğraflarım:
https://photos.google.com/share/AF1QipN38xUCJexIQh_-Og5LGw749wJMfAdXlLCNGQIfxX_P1g9G2HAHjJlBQtToFYlTfA/photo/AF1QipPm-mXdDH47o-woF1kWjULpZv1_pOJJ6aoEYg31?key=Wk40N0xubWZZMUZkdXpkYTJ0eE51TTlaT0VpN19B

Taksiyarhis Kilisesi Koç Müzesi Linki: 
http://www.rmk-museum.org.tr/taksiyarhis/index.html

.

3 Kasım 2014 Pazartesi

BERGAMA FOTOMARATONU...


Bergama Fotomaratonu'nun.
Dördüncüsü de.
Yapıldı bu sene.
29 Ekim'de...

4 yıldan beri tekrarlanıyor.
Bu maraton.
Bergama'da.
Fotoğraf severlerin katılımıyla...

Bergama Amatör Fotoğraf Sanatı Derneği.
Kısa adıyla BEAFSAD.
Başkanı ve üyeleri.
Organize ediyorlar bu günleri...

Beş gün sürdü.
Bu yılki etkinlikler.
Sergiler, eğitimler.
Söyleşiler, gösteriler...

Vardı önemli fotoğraf sanatçıları da.
Bilgi paylaşımları da.
Sevgi ve dostluk da.
Fotoğraf yarışması da, bu katılımda...

Fotoğraflar 4 gün içinde.
Bergama'da çekilebilirdi.
Her bir sanatçı.
Sadece 4 eserle temsil edilebilirdi...

157 kişi kayıt yaptırdı.
Bazıları yarışmaya katılmadı.
Bazıları da eksik fotoğraf verdi.
Toplam 550 eser değerlendirildi...

Futbolcular bahane bulur ya.
Hava yağışlıydı, saha çamurdu diye.
Dört gün hava kapalı ve bulutluydu.
Fotoğraf çekimi için hiç de uygun değildi...

Buna rağmen büyük bir özveriyle.
Ve de zevkle, hevesle.
Çalıştı tüm sanatçılar.
Birinciliği almak için yarıştılar...

Ben yarışmalara zaten karşıyım.
Şimdiye kadar hiç yarışmaya katılmadım.
Bir kere üçüncülük aldım.
Nasıl oldu ben de şaşmıştım...
(açıklaması için: http://yucel-tanyeri.blogspot.com.tr/2012/10/3luk-odullu-fotografim.html)

Fotoğraf çekmek için mi yarışılıyordu.
Yoksa yarışmak için mi fotoğraf çekiliyordu.
Anlıyamıyordum.
Karar da veremiyordum...

Maraton bitti.
Yarışma amaç değildi.
Bence bir araçtı.
Birinciliği sonuçta Koray Ürkmez aldı...

Ben dört günde keyifle gezdim.
Tüm Bergama'yı.
Gördüm ve kendimce görüntüledim.
Bu güzelim beldeyi...

Bu organizasyonun ve maratonun.
En uzun soluklu koşucusu ve kanımca birincisi.
Maratonun organizatörü Levent Karacaoğlu idi.
Ve de kendisi tüm teşekkürleri hak etti...


Bergama Fotoğraflarım:  https://picasaweb.google.com/105371707000908378020/Bergama#6077423455949305570

4. Bergama Fotomaratonu Web Sitesi: 
http://www.beafsad.org/

.