YÜCEL TANYERİ

Ben, Yücel Tanyeri
Duydum ki merak ediyormuşsunuz,
Hususi hayatımı,
Anlatayım:
Evvela hekimim, yani
Büyücü falan değilim.
Burnum var, kulağım var,
Pek biçimli olmamakla beraber.
Lojmanda otururum,
Üniversitede çalışırım.
Ne başımda bulut gezdiririm,
Ne sırtımda mühr-ü nübüvvet.
Ne İngiliz kralı kadar
Mütevaziyim,
Ne de Celâl Bayar'ın
Sabık ahır uşağı gibi aristokrat.
Ispanağı çok severim
Puf böreğine hele
Biterim
Malda mülkte gözüm yoktur.
Vallahi yoktur.
Orhan Veli ile Melih Cevdet'tir
En sevdiğim şairler.
Bir kızım vardır,
İki de torunum pek muteber;
İsmini söyleyemem
Çiçekle uğraşanlar bulsun.
Ehemmiyetsiz şeylerle de uğraşırım,
Ne bileyim,
Belki daha bin bir huyum vardır.
Amma ne lüzum var hepsini sıralamaya.
Onlar da bunlara benzer...


Beni, benden iyi anlatan Orhan Veli'ye teşekkürlerimle...

10 Mayıs 2015 Pazar

KALKÜTA PAZARLARI...


Sokakda kuruluyordu.
Çok yakındı.
Kalküta Tavuk Pazarı.
Kaldığımız otele…

Otelimizin hemen yakınında.
Hogg Market vardı.
Kapalı bir Pazar’dı.
Yaklaşık 150 yıllıktı…

1874’te açılmıştı.
İngiliz Sir Stuart Hogg yaptırmıştı.
Onun adına Hogg Market adını almıştı.
Eskiydi ama çok güzel bir mimarisi vardı…

Rengârenk sebzeler, meyveler.
İpekler, sariler, giyecekler.
Envaî çeşit yiyecekler, içecekler.
Kasaplar, balıkçılar bu markette idiler…

Gürültü, pislik, kirlilik.
Karanlık, karmaşa, renklilik.
Gün boyu bitmez bir hareketlilik.
Bu Pazar’a has bir özellik…

Çiçek Pazarı daha uzakta.
Howrah Köprüsü’nün hemen altında.
Tren yolunun kenarında.
Renk renk çiçekler arasında…

Akla gelebilecek birçok mallar.
Alınıyor, satılıyorlar.
Çok da hijyenik olmayan ortamlarda.
Kapalı mekânlarda, sokaklarda…

Gelişmiş, modernleşmiş belki zamanla.
Kalküta.
Ama bu pazarlar halâ.
100 yıl öncesini yaşamakta…


Kalküta Pazarlarından Fotoğraflarım:
.