YÜCEL TANYERİ

Ben, Yücel Tanyeri
Duydum ki merak ediyormuşsunuz,
Hususi hayatımı,
Anlatayım:
Evvela hekimim, yani
Büyücü falan değilim.
Burnum var, kulağım var,
Pek biçimli olmamakla beraber.
Lojmanda otururum,
Üniversitede çalışırım.
Ne başımda bulut gezdiririm,
Ne sırtımda mühr-ü nübüvvet.
Ne İngiliz kralı kadar
Mütevaziyim,
Ne de Celâl Bayar'ın
Sabık ahır uşağı gibi aristokrat.
Ispanağı çok severim
Puf böreğine hele
Biterim
Malda mülkte gözüm yoktur.
Vallahi yoktur.
Orhan Veli ile Melih Cevdet'tir
En sevdiğim şairler.
Bir kızım vardır,
İki de torunum pek muteber;
İsmini söyleyemem
Çiçekle uğraşanlar bulsun.
Ehemmiyetsiz şeylerle de uğraşırım,
Ne bileyim,
Belki daha bin bir huyum vardır.
Amma ne lüzum var hepsini sıralamaya.
Onlar da bunlara benzer...


Beni, benden iyi anlatan Orhan Veli'ye teşekkürlerimle...

6 Ekim 2008 Pazartesi

DOĞA'NIN DENGESİ...



Samsun'dan karayolu ile batı yönüne Sinop'a doğru hareket ettiğinizde denizle ilk kez 90 km. sonra Yakakent'te karşılaşırsınız. 

Ama burada büyükçe bir balıkçı limanı olduğundan denizin tadına pek varamazsınız. 

Denizle ilk kucaklaşma Yakakent'ten hemen sonradır. ,
Çamgölü denilen yörede, sahile dik inen dağlık alanda görkemli bir çam ormanı vardır. 
Yol burada biraz yükselir. 
Mis gibi kokan çam reçinesini içinizde duyarak yeşille mavi'nin görkemli birleşimini gözlersiniz yukarılardan. 
Samsun ve çevre halkının mesire yeridir burası. 
Tatil günlerinde kalabalıktır, keyif alanı çoktur. 

 Bu doğal güzellik birkaç sene önce yok edildi. 
Çok gerekliymiş gibi güzelim sahil taş bloklarla doldurulup 50 m. genişliğinde uçak pisti gibi bir yol yapıldı. 
Tüm gizem ve güzellik mahvedildi. 

 Çamgölü'ne gelmeden önce Yakakent ile Çamgölü arasında çok güzel bir sahil vardır. 
Enva-i çeşit büyüklükte ve şekilde çakıllarla örtülü geniş bir sahil. 
Denizin dibindeki çakıllar nedeniyle her dem turkuaz mavisi renktedir burada deniz. 
Karadeniz'de pek rastlanılmayan masmavi bir renkte... 

Arkasında dağ ve çam ormanları, yeşil-lâcivert-mavi renk harmonisi ile öyle güzel bir panorama çizerdi ki burası... 
Her geçişimde muhakkak durur, bu güzelliği yaşardım. 

 Ta ki bu bayramdaki geçişime kadar. 

 Bayramda Sinop'a doğru yola çıktığımda hayretler içerisinde kaldım. 
Yol genişletme çalışmaları yapılıyordu bu yörede. 
Güzelim sahilin yarısına kadar girilmiş, ortasına 2 m. yükseklikte ve 50 cm. kalınlıkta ve 2 km. uzunluğunda beton bir perde yapılmış ve yol genişletme çalışmaları başlatılmıştı. 
"Berlin duvarı" gibi beton bir duvar örülmüştü. 
Bu bölümden artık denizi görmek olası değildi. 
Çakıllar greyderlerle kazınmış, doğanın içine edilmişti. 

 Bayramda son kez durdum burada. 
Çirkinliği, vandalizmi görüntülemek için. 

 Bundan sonra da artık hiç durmayacağım. 
Dursam da görecek bir şey bırakmamışlardı ki zaten...


.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder