bir uşaglıgda xoş oldum, o da yer göy gaçarag
guş kimi dağlar uçub, yel kimi bağlar keçdi.
sonra birden gatar altında galıb üstümden
deyebilmem ne qeder sel kimi dağlar keçdi.
...............
Bırakın leyleği ayakta görmeyi.
Daha leylek bile gelmemişti.
2015'e yeni girilmişti.
Yılın ilk günleriydi...
İzmir'den arkadaşım Doğan Çelebi.
"Tahran'a gider miyiz" dedi.
Körün istediği bir gözdü.
Tanrı ikisini birden veriyordu...
"Çilov'dan dönenin.
Kaşığı kırılsın" dedim.
Tahran'ı hiç görmemiştim.
Merak etmiyor da değildim...
Yılın ilk günlerinde.
Dondurucu soğuklar vardı.
Tüm Türkiye'de.
Hatta İzmir'de bile...
Tahran, kara iklimine sahipti.
Rakım'ı 1700 metrelerdeydi.
Orası muhtemelen daha da soğuk olmalıydı.
Kalın giysiler giyip, kuşanmalıydı...
10 Ocak'ta uçuldu.
Batı ve Orta Anadolu üzeri bulutluydu.
Doğu Anadolu'da hava açıldı.
Bembeyaz kar örtüsü ile karşılaşıldı...
Van gölü güneyden geçildi.
Süphan ve Ağrı dağları görüldü.
Urumiye gölü üzerinde uçuldu.
Sonunda İmam Humeyni Havaalanına inildi...
"Sıcak yer" anlamında.
"Tahran" Farsça'da.
Hava açık ve sıcaktı burada.
İran'ın Başkenti Tahran'da...
Geçen sene gitmiştim Washington'a.
Bu sene de Tahran'a.
İster misiniz vesile olsun hayırlara.
Kardaşlığa, dostluğa ve de barışa...
Daha beş gün buradayım.
Tahran'ı tanımaya çalışacağım.
Bu "şehr-ı diyar" da.
Bakalım neler yapacağım...
Tahran'a gidiş fotoğraflarım:
https://picasaweb.google.com/105371707000908378020/TahranaDogru#6104833171009988210
.