YÜCEL TANYERİ

Ben, Yücel Tanyeri
Duydum ki merak ediyormuşsunuz,
Hususi hayatımı,
Anlatayım:
Evvela hekimim, yani
Büyücü falan değilim.
Burnum var, kulağım var,
Pek biçimli olmamakla beraber.
Lojmanda otururum,
Üniversitede çalışırım.
Ne başımda bulut gezdiririm,
Ne sırtımda mühr-ü nübüvvet.
Ne İngiliz kralı kadar
Mütevaziyim,
Ne de Celâl Bayar'ın
Sabık ahır uşağı gibi aristokrat.
Ispanağı çok severim
Puf böreğine hele
Biterim
Malda mülkte gözüm yoktur.
Vallahi yoktur.
Orhan Veli ile Melih Cevdet'tir
En sevdiğim şairler.
Bir kızım vardır,
İki de torunum pek muteber;
İsmini söyleyemem
Çiçekle uğraşanlar bulsun.
Ehemmiyetsiz şeylerle de uğraşırım,
Ne bileyim,
Belki daha bin bir huyum vardır.
Amma ne lüzum var hepsini sıralamaya.
Onlar da bunlara benzer...


Beni, benden iyi anlatan Orhan Veli'ye teşekkürlerimle...

16 Temmuz 2018 Pazartesi

DOĞU KARADENİZ GEZİSİ...



- 2-7 Temmuz 2018 -

Sevgili İlter Turan.
50 yıllık sınıf arkadaşımız Lise'den.
Doğumu Artvin ili.
Şavşat ilçesi...

6 ay kadar önce.
E-mail ile.
Bulundu bir öneride.
"Artvin'e gider misiniz" diye...

9 Lise arkadaşımızla.
Geçen hafta.
Uçakla.
Koyulduk yola...

Modern Kars Havaalanı'nda.
Temmuz ayı başında.
Bahar yeni yeşermekteydi.
Etraf rengârenk çiçeklerle döşeliydi...

Kars Kalesi.
Kafkas Cephesi Müzesi.
Kars Evleri ve Ani Harabeleri.
Bir çırpıda gezildi...

Gün batımında yola koyulduk.
Gece saat 22.00'de Şavşat Laşet'e ulaştık.
Günün yorgunluğunu attık.
Sabah kuş sesleriyle uyandık...

Güzel bir sabah yürüyüşü.
Ardından inanılmaz bir Şavşat-Karagöl gezisi.
Balıklıgöl'de balık yenilmesi.
Sonrasında Şavşat'ın görülmesi...

Ardından Tibet Kilisesi'nin gezilmesi.
Sakin Şehir Şavşat'a gidilmesi.
Seyir terası, Efkâr Tepesi ve Şavşat Evi'nin görülmesi.
Günbatarken tekrar Laşet'e geri dönülmesi...

Sabah yine uzun bir doğa yürüyüşü.
Şavşat Kalesi'nin görülmesi.
Ardından sevgili İlter'in köyü.
Çavdarlı Köyü'ne gidilmesi...

Burada nefis köy yemekleri ile.
Öğlen yemeğinin yenilmesi.
Yaylada uzun bir doğa yürüyüşü.
Ve ardından Ardanuç'a gelinmesi...

Hava kararmadan Ardanuç Kalesi.
Ve Cehennemderesi Kanyonu gezisi.
Ardından Artvin'e gelinmesi.
Ve Deriner Barajı'nın kuşbakışı seyri...

Sabah eski bir hastamın.
Guinness Dünya Rekortmeni.
Büyük Burun Şampiyonu.
Mehmet Özyürek'in beni ziyareti...

Ardından Çoruh Nehri.
Artvin Kalesi ve kentin görülmesi.
Hatila Vadisi gezisi ve 220 m yükseklikteki.
Cam platformdan vadinin kuşbakışı izlenmesi...

Sonrasında Borçka.
Serin, sisli ve yağmurlu bir havada.
Borçka-Karagöl bu defa.
Sis sebebiyle iyi bir görüş olmasa da...

Yine sisli, puslu bir havada.
Gidiyoruz Gürcistan sınırına.
Macahel'e.
Yeni ismiyle Camili'ye...

Sabah ahmak ıslatan bir yağmurda.
Yürüyorum Maral Şelaleleri yolunda.
Daha önce görmüştüm burayı ama.
Sisten görmek mümkün olmuyor bu defa...

Tehlikeli Cankurtaran virajları dönüşte.
Geçiliyor 5 dakikada yeni yapılan tünelle.
Hopa, Fındıklı, Ardeşen.
Sola dönüp yol alıyoruz Fırtına Deresinden...

Çamlıhemşin üzerinden varıyoruz Ayder'e.
Siyah çarşaf ve peçeleriyle.
Çok sayıda Suudilerle.
Oluyoruz birlikte yoğun bir kalabalık içinde...

Sonra Fırtına Vadisi.
1699 yapımı Çinçiva Köprüsü.
Şenyuva Kahvehanesi'nde.
Kısa bir dinlenme...

Geceleme Mollaveyis köyünde.
Şirin bir Otelde.
Dostluklar pekişiyor koyu sohbetle.
Güzel yemekler eşliğinde...

Son sabah yürüyüşüm.
Fırtına Deresi boyunca.
Kahvaltı ertesinde de.
Gidiliyor Zil Kalesi'ne...

Başlıyoruz dönüşe.
RizeSürmene, Yomra.
Trabzon, Maçka yoluyla.
Geliyoruz Sumela'ya...

Taş düşme tehlikesi nedeniyle.
Sumela  kapalı ziyarete.
Uzaktan izliyoruz Sumela'yı beğeniyle.
Ve bitiyor gezi Altındere vadisinde...

Ayrılacağız dostlarla.
Trabzon'da.
Hava alanında.
Herkes gidecek farklı bir rotayla...

Benim gezi bitmedi.
Gece Atatürk Hava limanında'yım.
Sabahleyin ilk uçakla.
Gidiyorum Saraybosna'ya...


Doğu Karadeniz gezisi Fotoğraflarım:

.