- MÖ 510, Klazomenai (Urla), Lidya -
"Daha büyük ve daha küçük bir şey daima vardır"
Anaksagoras
Modern Kimya'nın kurucusu.
Lavoisier'in
Kütlenin Korunumu Kanunu'nu.
Bileniniz çoktur...
Bu kanuna göre:
"Hiçbir şey, yoktan var olmaz.
Varken de.
Yok olmaz..."
İşte bu kanunu.
Lavoisier'den
2300 yıl önce.
Anaksagoras dile getirmişti...
Ve "Hiçbir şeyin hiçten
Meydana gelemeyeceğini,
Hiçbir şeyin de hiçliğe gitmeyeceğini".
Düşünüp, söylemişti...
Anaksagoras, MÖ 500 yılında.
Antik çağdaki adıyla.
Klazomenai'de yani Urla'da.
Geldi dünyaya...
Anadolu'dandı, İyonya'lıydı.
Zengin, soylu bir ailesi vardı.
Bilgi arayışına engel olacağı inancı.
Bu zenginliği reddetmesini sağladı...
İlgi duyuyordu Felsefe'ye.
20'li yaşlarına geldiğinde.
Atina'ya geldi MÖ 480 yılında.
Gelen ilk düşünürdü Atina'ya...
Atina'da 30 yıl kadar kaldı.
Felsefe dünyasına öncülük yaptı.
Atina'ya Bilimsel düşünmeyi.
Felsefe ruhunu getirdi...
Atinalı Devlet adamı.
Perikles'in Hocalığını yaptı.
Sokrates'e dersler verdi.
Şair Euripides'in de arkadaşıydı...
Bir Felsefe kitabı yazdı.
Peri Physeos (Doğa Üzerine) başlıklı.
Bin yıl sonrasında.
Bu kitabın yalnızca ilk kısmına.
Onun da ancak bir bölümüne.
Ulaşılabildi güçlükle...
Birçok Filozof o dönemde.
Toprak, su, hava ve ateşe.
İnanmaktaydı bu dört elemente.
Anaksagoras ise düşünmekteydi.
Çok sayıda elementler olabileceğini...
Ona göre evrende
"her şey bir aradaydı,
ve her şey sayıca sonsuzdu.
ayrıca o kadar küçük idi ki
hiçbir şey tek tek tanınamazdı
ve bu küçüklük de sınırsızdı"...
Evrensel düzene merak saldı.
Gök cisimlerini incelemekti maksadı.
Güneş, ay, yıldızlar ve gök taşları.
Dünya ile ilgilerini anlamaya çalıştı...
Güneş ve ay tutulmasını.
İlk açıklamaya çalışan insandı.
Güneş kırmızı ve sıcak bir yapıydı.
Dünya düzdü, boşlukta durmaktaydı...
Anaksagoras,
Geceleri görülen Ay ışığının.
Güneş ışınlarıyla aydınlandığını.
İlk söyleyen bilim adamıydı...
Evrende.
Bizim dünyamıza benzer şekilde.
Başka dünyaların da olabileceğine.
İnanıp, ifade etmekteydi özgürce...
Ancak bu fikirleri.
Halkın inançlarına tersti.
Güneş; inanılana göre Tanrıydı.
Onu taş olarak görmek saygısızlıktı...
Anaksagoras, MÖ 450'de.
Bu nedenle verildi Mahkeme'ye.
Tutuklandı, yargılandı ve
Dine karşı gelmesi nedeniyle.
Mahkum edildi ölüme...
Neyse ki Perikles girdi devreye.
İdamını önledi bir ölçüde.
Lampsakos'a, günümüzdeki ismiyle.
Lapseki'ye gönderildi sürgüne...
MÖ 428 yılında.
Ölene kadar da yaşadı burada.
Çanakkale'de.
Lapseki'de...
Ölümünün üzerinden 2400 sene.
Vakit geçse bile.
Büyük bir Krater günümüzde.
Ay yüzeyinde.
Anaksagoras Krateri ismiyle.
Anılmakta ve bilinmekte...
Anaksagoras ile ilgili fotoğraflar:
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder