Anakreon, Teos MÖ ~570-495 (485)
Çoktan kırlaştı şakaklarım
Ağardı saçlarım
Benimle değil artık tatlı gençlik
Dişlerim de döküldü
Fazla zaman kalmadı
Tatlı yaşamdan
Ağlıyorum bu yüzden
Sık sık korkusyla Tartaros'un
Korkunçtur derinlikleri
Çünkü Hades'in
Oraya giden yol da zahmetli
Üstelik dönmez asla
Oraya giden bir daha
....................
Teos'da.
Kültür ve Sanat'a.
Değinmişim kısaca.
Bloğumda son yazımda:
Anakreon, Teos'un.
Ve Anadolu'nun.
2500 seneyi.
Aşan ünlü bir Şairi...
Anakreon, temelde.
Yer vermiştir şiirlerinde.
İki şeye.
Aşk'a ve İçki'ye...
Örneğin Şarap övülür.
Ancak abartılmaz.
Şarap'da olduğu gibi.
Aşk'ın da belli olmalıdır ölçeği...
Şiirlerin dili.
İyon lehçesi.
Ve Ailol dili.
Karışımı özellikli.
Özgün olan kendine.
Ait bir vezinle.
Yazmıştır şiirlerini.
Olmuştur çok sayıda taklitçisi...
Şiirlerinde ağdalı, iğneleyici.
Bir yöntemi seçmişti.
Eleştiri içerikli.
Şiirler de söylemişti...
Perikles zamanında.
Atina'da MÖ 440'da.
Onun Tunç bir heykeli.
Akropol'e dikildi...
Onun dikilen heykelinde.
Yer verildi bir Ozan görünümüne.
Benzeyen temelde.
Dionysos'un görünümüne...
Gezgin Pausanias.
Atina'da bu heykeli görür.
Şiire döker.
Ve şöyle nakleder:
Sappho'dan sonra
Sevi şiirleri yazan
İlk Ozandır.
Kafası hafif dumanlı
Ve şarkı söyleyen bir adamdır
Victor Hugo bile
Onun için yazmıştı şöyle.
21 Ağustos 1835'de.
"Ozan Anakreon" şiirinde...
Anakreon, aşk dalgaları yayan ozan,
Süzen kadim hikmetlerin zirvesinden,
Yarı yamaçta buluruz seni, tırmanırken,
Duru, gölgede, canlanan otlarda sere serpe,
Beğenirim seni, sakin ve berrak dalgalı tatlı ozan!
Dikleşince doruğa çıkan patika,
Çoğu zaman, güneş yorgunu bizler, severiz
Dağlardan süzülen dereden su içivermeyi!
17. yüzyıl'da.
Londra'da.
Bir Erkek Kulübü'nün şarkısı da.
Söyleniyordu "To Anecreon in Heaven" başlığıyla...
Amerika'da 13 Eylül 1814'de.
İngiliz Ordusu'na karşı yapılan harpte.
Bir Şiir yazıldı genç bir Şair F. Scott Key'ce.
Bu da bestelendi To Anecreon in Heaven şekliyle.
Ve kabul edildi bu ezgi 1931 senesinde.
ABD Milli Marşı olarak Ulusal Kongre'de...
Anakreon bu ünüyle.
Tanınırdı yazdığı şiirlerle.
Şarap ve Üzüm üzerine.
Ve Anakreon da aniden öldü bir gece...
Tanrının garip bir cilvesiyle.
Gırtlağına takılan bir Üzüm tanesiyle...
Neyse,
Yazımızın bitiminde.
Analım onu.
İki güzel şiirle:
DUYGU ZITLIĞI
Yine hem aşığım,
Hem değil
Hem deliyim,
Hem de değil...
ANAKREON'UN MEZARI
Gülün açtığı,
Asmalarla defnelerin kucaklaştığı bu yerde
Kumrucuğun çığırdığı,
Cırcır böceğinin eğlendiği bu yerde
Nasıl bir mezardır burası,
Bütün tanrıların birlikte yaşadığı
Güzel bitkilerle dolu ve süslü,
Anakreon'un istirahatgâhıdır burası
Baharın, yazın ve güzün
Tadını çıkardı şanslı şair
Kıştan ise korudu onu
En sonunda bu mezar...
.
SEVGİLİ YÜCEL BİZ ASYANIN ORTASINDAN KOPUP GELİP BU MUHTEŞEM MEDENİYETİ SÜRMÜŞÜZ ÖTELEMİŞİZ..BENCE ONLARA YAZIK OLMUŞ.BU BİZİM SALDIRGAN VE AGRESSİF BİR MİLLET OLDUĞUMUZUN İŞARETİDİR.YUNAN MEDENİYETİNE YAZIK OLMUŞ ...
YanıtlaSilCok ilginc butun bunlar kiymetli Yucelcigim, Latinlerden Tivulos ,Katulos vs. Sair Sapfo ve Anakreonu oldukca kopyalamislardir
YanıtlaSilYaşa sevgili Lefter, senin bu konudaki engin bilgilerinin şahidiyim.
YanıtlaSil