YÜCEL TANYERİ

Ben, Yücel Tanyeri
Duydum ki merak ediyormuşsunuz,
Hususi hayatımı,
Anlatayım:
Evvela hekimim, yani
Büyücü falan değilim.
Burnum var, kulağım var,
Pek biçimli olmamakla beraber.
Lojmanda otururum,
Üniversitede çalışırım.
Ne başımda bulut gezdiririm,
Ne sırtımda mühr-ü nübüvvet.
Ne İngiliz kralı kadar
Mütevaziyim,
Ne de Celâl Bayar'ın
Sabık ahır uşağı gibi aristokrat.
Ispanağı çok severim
Puf böreğine hele
Biterim
Malda mülkte gözüm yoktur.
Vallahi yoktur.
Orhan Veli ile Melih Cevdet'tir
En sevdiğim şairler.
Bir kızım vardır,
İki de torunum pek muteber;
İsmini söyleyemem
Çiçekle uğraşanlar bulsun.
Ehemmiyetsiz şeylerle de uğraşırım,
Ne bileyim,
Belki daha bin bir huyum vardır.
Amma ne lüzum var hepsini sıralamaya.
Onlar da bunlara benzer...


Beni, benden iyi anlatan Orhan Veli'ye teşekkürlerimle...

23 Ağustos 2025 Cumartesi

NY HALK KÜTÜPHANESİ...

 

- 23 Haziran 2025, New York NY -

"Bilgi Kuvvettir"
New York Halk Kütüphanesi
....................

"Halk Kütüphanesi" denilince.
Hafife alınır ve küçümsenir bizde.
New York şehri sahip tam 217 tane.
Halk Kütüphanesi'ne...

Bunlardan Manhattan'ın ortasında.
80-100 katlı gökdelenler arasında.
Halk Kütüphanesi, üç katlı bir binada.
İlk kuruluşu 1895 yılında...

5. cadde ve 42 cadde birleşim yerinde.
İnşa edilmiş Beaux-Art stilinde.
Ulusal tarihi eser özelliğiyle.
Müthiş güzel bir mimarisiyle.
Ve 34 milyon kitap ve belgesiyle...

Kongre Kütüphanesi.
Ve Harvard Üniversite Kütüphanesi.
İlk iki sırada önde ABD'de.
Üçüncüsü ise bu Kütüphane...

ABD'nin en büyük Halk Kütüphanesi.
Stephen A. Scharzman merkezi. 
17 dönüm kapalı yüzeyi.
29 km raf uzunluğuyla
Ve 92 farklı şubesi ile New York'ta...

NY'a milyonlarca turist geliyor.
Büyük kısmı bu binayı ziyaret ediyor.
Binayı geziyor, sergileri görüyor.
Ve yapıya hayran kalıyor...

Ben de gezdim bu binayı.
Muhteşemdi dışı ve iç yapılanması.
Bir de New Yorker dergisinin.
100 yıl retrospektif Sergisi vardı...

New Yorker dergisi.
Kuruluşu 1925 senesi.
ABD'nin en önemli Sanat ve Kültür dergisi.
Her hafta 1.5 milyon basım adedi...

Kütüphanedeki New Yorker dergisi.
100. yıl Sergisi muhteşemdi.
Birçok belgeyi havi bir gösteriydi.
İçlerinde en önemlisi Kapak sergisiydi...

New Yorker dergisi kapaklarıyla önemli.
Her hafta derginin en çekici bölgesi.
Kapak çizimleri.
Ve burada verilen mesajlar çok önemli... 

Yüz yıl içinde 5000'den fazla.
Yapılan kapak illüstrasyonlarıyla.
Beklenir olmuş her hafta.
Verilecek mesajlar New Yorker'in kapağıyla...

New Yorker 100. yıl Sergisinde.
Rastladım yakından tanıdığım birine.
Türkiye'nin iyi bir illustratörüne.
Gürbüz Doğan Ekşioğlu'nun ismine...

New Yorker dergisinde yüz yıl boyunca.
5000 üzerinde kapak yapılmış farklı ressamlarca.
Gürbüz Doğan Ekşioğlu tam 8 defa.
Yaptığı kapak illüstrasyonlarıyla.
Yer almış bu ünlü derginin kapaklarında...

Bu derginin kapaklarını çizmek ayrı bir onur.
Bu Sergide onun ismini görmek ayrı bir gurur.
Bu önemli Kütüphanede rastlamak kapağına.
Bunların anlamı ne diye sorsanız bana...

Bir Türk'ün tırmanmasıdır Everest'e sekiz defa
Diye açıklayabilirim, siz değerli dostlarıma...


NY Halk Kütüphanesinden Fotoğraflarım:

NY Halk Kütüphanesi Videosu (YouTube'dan):

NY Halk Kütüphanesi Videosu (YouTube):

.

20 Ağustos 2025 Çarşamba

METROPOLİTAN SANAT MÜZESİ...

 

- 22 Haziran 2025, New York, NY-

Daha çok THE MET, ya da.
"MET" olarak kısaca.
Dillendiriliyor.
Metropolitan Sanat Müzesi.
Olarak biliniyor...

New York'da bulunuyor.
Central Park içinde yer alıyor.
Girişi 5th Avenue'den yapılıyor.
Dünyanın en büyük.
Sanat Müzelerinden birisi kabul ediliyor...

Bundan tam 155 yıl önce.
Kurulmuş 1870 senesinde.
Genişlemiş geçen zamanda.
Farklı Galerilerle ve Salonlarla...

Nelson Rockefeller, New York Valisi.
Bağışlamış, 1969 senesinde.
Üçbin'den fazla koleksiyonunu bu Müzeye... 

1982 senesinde bağışlandı bu Müzeye.
Afrika, Okyanusya, Amerika eserleri de.
Bu Müze için eser toplarken ölümüyle.
Rockefeller'in oğlu Michael Rockefeller ismiyle...

1.5 milyon metre kare.
Kapalı alan yüzeyiyle.
Amerika'da büyüklüğüyle ilk sırada.
Dünyada da üçüncü sırada bulunmakta...

2 milyondan fazla eser var koleksiyonunda.
5 milyon da ziyaretçisi var bir yılda.
Özgün bir Müze, 17 ayrı Bölümüyle.
Altı tane de Özel Sergilemeyle...

Bulunmakta eski Mısır'dan, antik Yunan'dan.
Afrika'dan, Asya'dan, Okyanusya'dan.
Roma, Bizans ve İslam Sanatından.
Tüm Avrupa ve Amerikan sanatkarlarından.
Eserler Ressamlarından, Heykeltıraşlarından...

Antik Mısır eserleri Bölümünde.
26 binden fazla  obje gösterimde.
Yapılmış olan MÖ 10 senesinde.
Ancak Aswan Barajı yapılırken sökülen.
Nubia eseri antik Dendur Tapınağı.
Central Park'a bakan geniş bir  pencereyle.
Burada muhteşem bir biçimde sergilenmekte...

Üç saat zamanım vardı.
Üç koca Salon tüm zamanımı aldı.
Aklım, göremediğim Bölümlerde kaldı.
Neyse, yeniden gelmek için bir nedenim vardı...


Metropolitan Museum of Art Fotoğraflarım:
.

15 Ağustos 2025 Cuma

NEW YORK, NEW YORK...

 

- 22-25 Haziran 2025, New York NY -


Yukarıdaki "I Love NY" başlıklı.
Logoyu Milton Glaser adlı.
Ünlü Grafik tasarımcısı.
İlk kez, 1976 yılında yaptı...

Milton Glaser, New York doğumluydu.
Bu logo kısa zamanda çok meşhur oldu.
Her şehir ya da kasaba.
Bu logo, I love'ın sonuna.
Kendi şehrinin isminin konmasıyla.
Kullanıldı hemen hemen tüm dünyada...

New York şehri, 1600'lü yıllarda.
Başlandı kurgulanmaya.
"New Amsterdam" adıyla.
Yöreye gelen Hollandalılarca.
Manhattan adasının bir ucunda...

Bu küçücük Liman şehri.
1664'te geçti İngiliz idaresine.
Verilince York Düküne.
Değişti ismi de "New York" şeklinde...

ABD, 1783 yılında.
Bağımsızlığına kavuştuğunda da.
New York, Başkent olmuştu.
1785-1790 yılları arasında...

NY eyalet nüfusu 20 milyon civarında.
Şehir nüfusu ise 8 milyon dolayında.
Şehirde 800 kadar dil konuşulmakta.
Eyaletin yüzölçümü 141.300 km2 ama.
Şehir büyüklüğü 1.213 km2  yalnızca...

New York kenti.
Ticaret, Finans, Kültür, Teknoloji.
Eğitim, Bilim, Sanat, Moda, Ekonomi.
Ve Birleşmiş Milletler kökenli.
Bir Uluslararası Siyaset merkezi...

New York metropol şehri.
Yılda 2.16 trilyon Dolar kent geliri.
İle dünyanın en büyük Kent ekonomisi.
Ve dünyada 9 ülke haricinde.
Bu yönüyle tüm ülkelerin önünde...

NY dünyanın en pahalı şehri.
Olarak bilinmekte.
5th Avenue de en pahalı cadde.
Olarak ünlülere hizmet etmekte...

New York şehrinde.
Dünyadaki herhangi bir kentte.
Olandan daha çok milyardere.
Hem de dolar milyarderine. 
Tesadüf edilmekte...

New York'un en görülesi yeri.
Manhattan denilen ada bölgesi.
İki tarafı Hudson ve Doğu nehri.
Adanın uç kısmı Hollanda yapımı.
Sokakları karmaşık yapılı...

Yukarı kısmının caddeleri, sokakları.
Izgara planlı ve düzgün yapılı.
Birbirini dik kesen yolları.
İle muhteşem bir şehir planı...

Sokaklar, parklar, caddeler.
Binalar, apartmanlar, gökdelenler.
Tekneler, heykeller, müzeler.
Havuzlar, köprüler, Tiyatrolar.
Hepsi buraya toplanmışlar...

20024-25 sezonunda Broadway'de.
14.6 milyon seyirciye.
Yaklaşık 2 milyar dolar bilet satışıyla.
43 yeni oyun sahnelenmiş bir yılda...

New York, 60 milyon civarında. 
Turist ağırlamakta bir yılda.
Bu yılın ilk 6 ayında.
64 milyondan fazla.
Turist gelmiş New York'a...

Bunlardan birisi de bendim.
Üç gün bu şehirde gezdim.
Haliyle çoğu yerini göremedim.
Ama çok sayıda fotoğraf getirdim.
Bir bölümünü şimdi görelim:


New York 2025 Fotoğraflarım:

Frank Sinatra ve New York, New York videosu:


.

10 Ağustos 2025 Pazar

ANDY WARHOL...

 

- 2 Nisan 2014; Pittsburgh PA -

Bundan 11 sene önce.
2 Nisan 2014 tarihinde.
Pittsburgh ziyaretimizde.
Uğramıştık Andy Warhol Müzesine.
Allegheny nehri sahilinde...

Bu Müze, Kuzey Amerika'da.
Ayrılan tek sanatçıya.
En büyük Müze olma konumunda.
Yedi katlı bir binada...

Andy Warhol, 1927 Pittsburgh doğumlu.
Ailesi Rus kökenli.
Carnegie Teknoloji Enstitüsüne kaydoldu.
Burada Ticari Sanat okudu...

1950'lerde Ticari İllüstratör oldu.
Pop art hareketinin öncülerindendi.
1960'larda New York'a yerleşti.
Seri üretim teknikleri kullandı.
Resimlerini afiş tekniği ile çoğalttı...

Sanat piyasasının öncüsüydü.
Şirketlerinin reklam çizimlerini yaptı.
Eserleri yüksek fiyatlarla satılıyordu.
Tanınmış kişilerin portrelerini çalıştı.
Blue Marilyn adlı bir yapıtı.
Müzayedede 195 milyon dolara satıldı...

Pittsburgh'daki Müzesinde 900 resim.
100 heykel, 1000'den fazla baskı.
Mao'dan Marilyn Monroe'ya farklı.
4000'i aşkın illüstrasyon ve fotoğraf vardı...

Aradan tam 10 yıl geçti.
2024'e gelinmişti.
İzmir'de Kültür Yolu Festivali yapıldı.
Andy Warhol  sergisi İzmir'de açıldı...

Onun nispeten az sayıdaki eserleri.
Fuar içinde sergilendi. 
"A. Warhol'un Dünyası" başlıklı Sergi
Keyifle gezildi ve  çok beğenildi...

Bu sergiden tam beş ay sonra.
Gitmiştim Washington'a.
Kızım Tuğba.
"Andy Warhol İran'da" başlığıyla.
Bir Tiyatro oyunu olduğunu söyledi bana...

Bu sene 31 Mayıs'ta. 
Washington Atlas Tiyatro Salonunda.
Gittik bu oyunu izlemeye.
Yüz kadar bir seyirciyle birlikte...

İki perdelik bir  kurgusal Tiyatro eseri.
Dekor Tahran Hilton Otelinin bir odası.
Yalnızca Andy Warhol ve Şah karşıtı.
Üniversiteli genç Farhad oyuncuları...

İran Kraliçesi Farah Diba.
Andy Warhol'ü davet eder Tahran'a.
Kraliyet ailesinin Pop Art portrelerini çizmeye.
1976 senesinde, İran devriminden 3 yıl önce...

O da davete icabet eder.
Bir Polaroid makine ile resimler çeker.
Bir süre Hilton Otelinde kalır.
Portreler üzerinde çalışır...

O dönemlerde İran karışmıştır.
Tahran'da gençler ayaklanmıştır.
Şah aleyhinde gösteriler vardır.
Devrim de yaklaşmıştır...

Devrim yanlısı Farhad odaya girer.
Amerikalı Andy Warhol'ü tutsak eder.
Biri zengin ve ünlü bir sanatçıdır.
Diğeri genç ve tutkulu bir vatanseverdir.
Oyunda sanatın gücü, sorumluluklar.
Ve konu edilir, kültürel çatışmalar... 

Nereden nereye işte...
Pittsburgh 1927 den, İzmir 2024'e.
Tahran 1976'dan, Washington 2025'e...

Andy Warhol da, Mao da, John Lenon da. 
Marilyn Monroe da, Che Guevera da.
Şah Rıza da, Farah Diba da yok ama.
Andy Warhol Portreleri hala duvarlarda...

Şah Rıza Pehlevi ve Farah Diba
Portre: Andy Warhol

Andy Warhol Fotoğraflarım:
.

6 Ağustos 2025 Çarşamba

PANTHEON...

 

19 Mart 2025, Roma-İtalya

"Bu yapı insan eseri olamaz.
Bunu yapsa yapsa Melekler yapabilir".

Michelangelo, 1475-1564

....................

Farklı şehirlere ilk gittiğinizde.
O şehrin gezilip, görmeye.
Değer önemli yapıları vardır.
Buralar gezi programına alınır...

Bu İstanbul'da Ayasofya'dır.
Paris'te Eyfel Kulesi'dir.
Londra'da Buckingham Sarayı'dır.
Atina'da Parthenon'dur...

Roma'ya iki kez gitmiştim.
Vatikan'ı gezmiştim.
Ama Pantheon'u görmemiştim.
Bu önemli mimari yapıyı görmeliydim...

Pantheon, Roma'nın ortasında.
Lucius'un oğlu Konsül Agrippa.
MÖ 27-25 yılları arasında.
Pantheon adında.
Bir Pagan Tapınağı yaptı burada...

PAN, tüm veya bütün anlamında.
THEO da Tanrı manasında.
PAN ve THEON, ikisi bir arada.
Bir Tapınak, adanan Tüm Tanrılar'a... 

Bu yapı MS 80 yılında.
Yok olmuş çıkan bir yangınla.
Yapılmış ikinci defa.
Ancak yıkılmış o da 30 yıl sonra.
Yıldırım düşmesiyle MS 110 yılında...

15 yıl sonra, MS 125 yılında.
Yaptırılmış üçüncü defa.
Roma İmparatoru Hadrian'ca.
Muhteşem mimari teknikle ayni alanda...

Tamamlandıktan sonra.
Çok Tanrılı bir Mabet burası.
MS 608 yılından sonra da.
Hıristiyan Kilisesi olarak kullanılmakta...

Pantheon Tapınağının yapımı.
Bulmakta hemen hemen 2000 yılı.
Pantheon Tapınağı.
43.5 metre kubbesinin çapı...

Pantheon'dan 412 yıl sonra yapılan.
Kubbesinin çapı ile ünlenen.
Ayasofya kubbesinin çapından.
11.5 metre daha büyük...

Bu kubbe tam 21.75 metre yüksekliğinde.
Kubbe tabanından zemine olan mesafe de.
21.75 metre olarak ölçülmekte.
Yani, kubbenin içine. 
Konulan bu büyüklükte bir küre.
Tümüyle tabana kadar ilerlemekte...

2000 yıldır yıkılmadan ayakta.
Duran bu kubbenin üstünde, tam ortasında.
Dokuz metre çapında.
Okulus denilen yuvarlak bir delik bulunmakta...

Bu koca delikten giren gün ışığı.
Tapınağı aydınlatmakta.
Bu gün ışığı her 21 Nisan'da.
Roma İmparatorluğu'nun kuruluşunda.
Tapınağın kapısına yansımakta...

Tapınağın bu kapısı da.
İnşa edilmiş MS 116 yılında.
7.6 m yükseklik ve 2.3 m eninde.
İki demir kanattan meydana gelmekte.
Bu kapı 8.5 ton toplam ağırlığıyla.
İki insan tarafından kolaylıkla açılmakta...

Rönesans döneminin üç önemli ismi.
Mikelanj ve Leonardo da Vinci.
Bu Tapınakta yatmasalar da.
Üçüncü sanatçı Rafael, ölmeden önce.
Yaptığı vasiyeti nedeniyle.
Yatmakta bu tapınağın bir köşesinde...

Bu muhteşem mimari Tapınak.
Tüm Tanrılara tapınmak.
Amacıyla yapıldıysa da.
Günümüzün tüm Mühendis ve Mimarları da.
Tapınağın yapısına hayranlıkla bakmakta...


Pantheon Fotoğraflarım:

Pantheon Videosu:
(Önemle izlemenizi dilerim)


12 Mayıs 2025 Pazartesi

ÜÇ GÜNDE ROMA...

 

- 18-21 Mart 2025, Roma-İtalya -


İtalya'nın başkenti Roma'ya iki kez gitmiştim. Ancak çok iyi gezememiştim. Önemli birkaç yerini görmüş, çoğu yeri zaman kısıtlığından ıskalamıştım. İyi bir programlamayla üç günde görmediğim yerleri görebileceğimi planladım. Yalnız gidip, gezecektim. Uçak biletimi aldım. Uygun bir Otel planlaması için Bodrum'da Villa Rustica oteli sahibi arkadaşım Mustafa Türkoğlu'nu aradım. Termini tren istasyonu civarında bir Otel ayarlamasını istedim. Mustafa, "ben de seninle gelebilir miyim abi" dedi. Mustafa ile geziye gitmek pek eğlenceli olurdu. "Tabii ki..." dedim. Otel hemen ayarlandı. Havaalanından Termini'ye kadar gidiş-dönüş tren biletlerimiz de daha gitmeden alınmıştı...

18 Mart'ta İstanbul'dan 09.10'da uçuş başladı. Belgrad, Saraybosna ve Adriyatik geçildi. İtalya'nın karşı kıyısına gelindi. Üç saat uçakta geçmişti. Tiber nehrinin açıldığı yerde Fiumicino Havaalanına saat tam 09.35'te inildi. Gün kaybedilmemişti. Hemen trene binildi. Yarım saat sonra Roma merkezindeki Hotel Terminal'e yerleşildi. Gezilecek yerlerin listesi hazırdı. İlk gün yürüyerek çevre gezilerine başlanıldı. İkinci gün otelin çok yakınından hareket eden üstü açık tur otobüsüne bilet alındı. Rota zaten belliydi. Duraklarda iniliyor, o durak yakınındaki tarihi mekanlar geziliyor, sonra o duraktan öbürüne geçiliyor ve o duraktaki görülecek yerlere gidiliyordu. Bu şekilde Roma'da gezilecek, görülecek ne kadar yer varsa üç günde gezildi ve görüldü.

Teatro Della Opera, Meryemana'ya adanmış Santa Maria Maggiore Bazilikası, Domus Aurea, Colle Palatino (Palatin Tepesi), Colosseo, Foro Romano, Venezia Meydanı, Capitol Tepesi, Circus Maksimus, Poppolo Meydanı, İspanyol Merdivenleri, Pincio Tepesi ve Parkı, Pantheon, Rotondo Meydanı, Novona Meydanı, Fontana di Trevi (Aşk Çeşmesi), Caracalla Banyoları, TrasTevere (Tiber nehrinin karşı kıyısı), St. Angelo Kalesi, Aziz Petrus Meydanı ve Bazilikası, Vatikan ve antik Diocletianus Roma Hamamları yapısındaki Roma Arkeoloji Müzesi ve Otelimize çok yakın olan Avrupa Ödüllü Museo Nazionale Romano gezildi. Önceki gelişimde Vatikanı, Müzesini ve muhteşem Sistine Şapel'i gezmiştim. 

Bu kez St. Petrus Kilisesini tekrar gördüm. Ancak Vatikan Müzesi ve Sistin Şapel'e randevu alınarak gezebilmek mümkünmüş. Biz, bir türlü randevu alamadığımız için bu iki yeri ziyaret edemedik. Randevusuz sırada saatlerce beklemek gerekiyordu. Bizimse o kadar vaktimiz yoktu. Bu iki önemli yeri maalesef yeniden göremedik.  

Canon Fotoğraf makinamla çok sayıda fotoğraf çekmiştim. Roma'nın görülebilecek hemen her yerini görüntülemiştim. Son gün Roma'dan ayrılmadan önce Termini karşısındaki bir Restoranda yemek yedikten sonra oradan ayrılırken fotoğraf makinamı maalesef o restoranda unutmuşum. Tüm çektiğim fotoğraflar bellek kartı ile birlikte orada kalmıştı ve Makinaya ulaşmak bir daha mümkün olmadı. Bu nedenle özellikle dış mekan fotoğraflarım yok oldu. Cep telefonumla çektiğim fotoğraflarımla bu gezimizi kabul edeceksiniz artık.

Her şeye rağmen Roma çok güzeldi.
Hele de Mustafa ile bir başka keyifti.
Roma'ya hızlı bir tur yapmanızı,
Üç günde her tarafını görmenizi öneririm...

Roma, Cep Telefonu Fotoğraflarım:
 .

30 Nisan 2025 Çarşamba

COLOMBO...

 

- 29 Ocak 2025, Colombo-Sri Lanka -

"Öfkeyi sevgiyle, kötülüğü iyilikle,
aç gözlülüğü sadaka ile ve
 yalanı da hakikatle yen"

Buda öğretilerinden
....................


İnmiştik 20 Ocak'ta Colombo'da.
Bayan Bandranaike havaalanına.
10 günlük ada turunun sonunda. 
Dönüp, dolaşıp geldik yine Colombo'ya...

Dolaşamamıştık Colombo'yu gelişimizde.
Gezdik sayılmaz burayı dönüşümüzde de...

Sabah Madu nehrinde Safari.
Sonrasında Meetiyagoda'da.
Dolaştık Mücevher alanında.
Daha sonra da 100 km daracık yolda.
Zaman geçti, akşam oldu bir anda...

Colombo'da kararırken hava.
Girdik bir Manastır'a.
Gangarama adında.
Müthiş görkemli bir alana...

Gangarama Tapınağı.
Bir 19. yüzyıl yapıtı.
Mimari yapısının farklılığı.
İle çok zengin ve görkemli.
Bir Budist Müzesi...

Burası ayni zamanda ibadet yeri.
Bir keşiş yetiştirme bölgesi.
Sanatsal eğitim ve gösteri.
Yapılan bir Kültür Merkezi... 

Her taraf renkli mi renkli.
Buda'nın yaşamı ve öğretileri.
İkona, tablo ve resimleri.
Ve çok sayıda heykel içerikli...

Sözün kısası.
Bu Gangarama Tapınağı.
Bir Tapınaktan da daha fazlası...

Girerken buraya hava kararmak üzereydi.
Çıktığımızda vakit oldukça geçmişti.
Ziyaret edelim dedik bir de Cami.
Ancak yatsı vakti de geçmişti...

Jami Ul-Alfar ibadet yeri
Kızıl Mescit veya Kızıl Cami.
Dış boyası kırmızı renkli.
Yapımı da 1909 senesi.
Kapıları o saatte haliyle kilitli idi...

Caminin mimarı ve mühendisi.
Habibu Lebbe, Saibu Lebbe yani.
Okuma-yazması olmayan bir kimse.
On bin kişilik cemaat kapasitesiyle.
Dış görünümü muhteşem biçimde...

Geç saatte, kapalı olması nedeniyle.
Giremedik içeriye.
Biz de havaalanına gitmeden önce.
Girdik "Barista" isminde bir Kafe'ye.
Açlığımızı gidermeye...

Orası da kapanmak üzereydi.
İlgi ve güler yüz gösterdiler.
Bizi bir güzel misafir ettiler.
Ayrılırken de hizmet eden gençler.
Birlikte bir fotoğraf çektirelim dediler...

Kırmadık onları.
Bu güzel insanları.
Bizleri içten ağırlamışlardı.
Yürekten uğurlamışlardı...

Gece yarısı sıcakta uçağa bindik.
İran üzerinde karlı dağları geçtik.
Ağrı üzerinde ülkemize girdik.
Colombo'yu doğru dürüst görememiştik...

İçimizden kim bilir dedik.
Bu güzel ülkeye belki 
Bir daha gelirdik...


Colombo Fotoğraflarım:

.